Birleşmiş Milletler insan hakları uzmanları, son dönemde Gazze’de yaşanan insani trajedi ve Filistin halkına yönelik ağır saldırılar nedeniyle FIFA ve UEFA’ya tarihi bir çağrı yaptı. Yapılan açıklamada, İsrail’in uluslararası futbol organizasyonlarından men edilmesi gerektiği vurgulandı. Uzmanlara göre sporun birleştirici ruhu, insan hakları ihlallerine göz yumularak sürdürülemez.
AÇIKLAMANIN AYRINTILARI
BM raportörleri, FIFA ve UEFA’ya hitaben yaptıkları çağrıda şu noktalara dikkat çekti:
-
Sporun tarafsızlık adı altında zulme sessiz kalamayacağı,
-
İnsan haklarını ihlal eden ülkelerin, uluslararası turnuvalarda yer almalarının etik değerlerle bağdaşmadığı,
-
Futbolun sadece sahada değil, toplumsal barış ve adalet noktasında da sorumluluk üstlenmesi gerektiği.
Raportörler, FIFA ve UEFA’nın bu kararın dışında kalmasının, uluslararası kamuoyunda “çifte standart” olarak değerlendirileceğini ve sporun itibarını zedeleyeceğini dile getirdi.
ULUSLARARASI YANKILAR
Bu çağrı, dünya spor kamuoyunda büyük tartışma yarattı.
-
Bir kesim, İsrail’in men edilmesinin hem sembolik hem de fiili bir yaptırım olacağını, bu sayede uluslararası alanda güçlü bir mesaj verileceğini savunuyor.
-
Diğer kesim ise sporun siyasetten uzak kalması gerektiğini, FIFA ve UEFA’nın bu konuda adım atmasının futbolda kutuplaşmaya yol açabileceğini öne sürüyor.
Ancak geçmişte benzer örnekler de var: Güney Afrika, apartheid rejimi döneminde uzun yıllar uluslararası spor organizasyonlarından men edilmişti. BM uzmanları da bu örneği hatırlatarak, “Spor tarihi, insan hakları için güçlü bir araç olabilir” görüşünü paylaştı.
FİLİSTİN’İN SESİ
Filistinli sporcular ve federasyon yetkilileri de bu çağrıya destek vererek, sahada eşit koşullarda rekabet etme haklarının yıllardır engellendiğini belirtiyor. Maçlara çıkamayan takımlar, deplasman seyahatleri sırasında yaşanan kısıtlamalar ve tesislere yönelik saldırılar da gündeme getiriliyor.
SONUÇ VE BEKLENTİLER
Birleşmiş Milletler’in bu açıklaması, FIFA ve UEFA’nın önümüzdeki dönemde atacağı adımları mercek altına aldı. Kurumların İsrail’e yönelik yaptırım kararı alıp almayacağı büyük merak konusu. Eğer bu çağrı karşılık bulursa, futbol tarihinde kritik bir dönemeç yaşanacak.
Sporun yalnızca bir oyun değil, aynı zamanda barış ve insan hakları için bir araç olduğunun altı çizilirken, gözler şimdi FIFA ve UEFA yönetimlerinin vereceği karara çevrildi.