İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile ABD Başkanı Donald Trump, 29 Aralık tarihinde Florida’da yapacakları kritik görüşmede Gazze’deki planın ikinci aşamasını ve bölgesel aktörlerin rollerini masaya yatıracaklar. Bu kapsamda, Trump’ın aktif bir şekilde Gazze’ye uluslararası bir istikrar gücü kurulmasını ve bu güce Türkiye’nin dahil edilmesini savunduğu belirtilirken, Netanyahu’nun Türk askeri varlığına kesinlikle karşı olduğu bildiriliyor. Hazırlanan plan çerçevesinde Endonezya, Azerbaycan, Mısır ve Türkiye gibi ülkelerin uluslararası güçler içinde yer alması öneriliyor; ancak İsrail yönetimi, özellikle Türkiye’nin Gazze topraklarına askeri unsurlarını konuşlandırmaya şiddetle karşı çıkıyor. Bu nedenle Washington’un, Ankara’nın sürece sembolik veya dolaylı yollardan katılımını sağlamak için alternatif formüller üzerinde çalıştığı iddia ediliyor.
Haberde dikkat çeken bir diğer nokta ise, Trump’ın ateşkes kapsamındaki ikinci aşama konularını Netanyahu’ya hatırlatacak olması. Bu ikinci aşamada Gazze’de yeni bir yönetim düzeni kurulması, Hamas’ın silahsızlandırılması ve uluslararası askeri birliklerin görev alması gibi kritik maddelerin ele alınacağı öne sürülüyor. Netanyahu’nun görüşmede bu konularla birlikte özellikle Türkiye’nin muhtemel katılımına karşı tutumunu da Trump’a açacağı ifade ediliyor.
Trump tarafının, İsrail ve bölge ülkelerinin güvenlik endişelerine rağmen Türkiye’nin diplomatik ve lojistik katkısını korumak istediği, böylece sürecin başarısını ve bölgesel istikrarı güçlendirmeyi hedeflediğine dair diplomatik girişimlerin sürdüğü kaydediliyor. Özellikle ABD tarafının Türkiye’nin sürece dahil edilmesi konusunda ısrarcı olduğu, bu konuda Tel Aviv’le Washington arasında müzakerelerin devam ettiği öne sürülüyor.
Bu diplomatik gelişmeler, Gazze’deki ateşkesin ilk aşamasının tamamlanmasının ardından ikinci aşamaya geçiş sürecinin kilit aktörlerini yeniden tanımlarken, Türkiye’nin rolü ve katılım biçiminin bölgesel barış sürecinin önemli bir unsuru olarak öne çıktığını gösteriyor.



