Bankacılık sektöründe yılbaşından itibaren önemli bir dönüşüm yoluna giriliyor. 1 Ocak 2026’dan itibaren özel bankalar, ATM’leri artık iki ayrı kategoriye ayırmaya hazırlanıyor: bir kısmı “şube içi ATM”, diğer kısmı ise “şube dışı ATM” olarak sınıflandırılacak. Bu yeni uygulama, ATM kullanım alışkanlıklarını, para çekme limitlerini ve bankacılık hizmetlerini doğrudan etkileyecek kapsamlı bir değişimi işaret ediyor.
Yeni sınıflandırma nasıl olacak? Buna göre, bankaların şubelerinin içinde veya hemen yanında yer alan ATM’ler “şube içi ATM” olarak tanımlanacak. Cadde üzeri, alışveriş merkezleri (AVM), metro istasyonları, hastane ve benzeri yoğun alanlarda bulunan ATM’ler ise “şube dışı ATM” olarak ayrı bir kategoriye girecek. Bu ayrım yalnızca isimlendirmeyle kalmayacak; para çekme limitleri ve komisyonsuz işlem koşulları da bu sınıflandırmaya göre belirlenecek.
Şube içi ATM’lerde neler değişecek? Yeni modele göre, banka şubesiyle bağlantılı ATM’lerde günlük komisyonsuz para çekme limitlerinin ciddi şekilde artırılması planlanıyor. Bankacılık sektörü kaynakları, bu limitlerin 50 000 TL’nin üzerine çıkarılması konusunda hazırlık yapıldığını belirtiyor. Bu ATM’lerde işlem güvenliği, dolum kolaylığı ve bankanın personel müdahalesi gibi avantajlar, yüksek tutarlı nakit çekimi ile yüksek hacimli işlemler için tercih sebebi olarak görülüyor.
Şube dışı ATM’lerde durum ne olacak? Caddelerde, AVM’lerde ve ulaşım merkezlerinde yer alan bu “şube dışı ATM’ler”, yeni uygulama çerçevesinde limit artışlarının daha temkinli ve sınırlı tutulacağı cihazlar olacak. Bu ATM’lerde para taşımacılığı, dolum ve güvenlik maliyetlerinin daha yüksek olması, bankaların bu noktadaki teklifini daha muhafazakâr tutmasına neden oluyor. Dolayısıyla, şube dışı ATM’lerde günlük para çekme limitleri şube içi ATM seviyelerine ulaşmayacak.
Bu yeni sınıflandırma ATM kullanıcılarının tercihlerini de değiştirebilir. Yüksek miktarda nakit çekecek kişiler için şube içi ATM’ler daha avantajlı hale gelirken, günlük rutin işlemlerini dış mekân ATM’ler aracılığıyla gerçekleştirenler, daha düşük limitlerle karşılaşabilir. Sektör uzmanları, bu değişikliğin bankaların nakit yönetimini kolaylaştırmak, operasyon maliyetlerini düşürmek ve güvenlik risklerini minimize etmek amacıyla hayata geçirildiğini belirtiyor.
Öte yandan bu uygulama, özellikle yüksek para çekme ihtiyacı olan bireysel ve ticari müşteriler için önemli bir avantaj ve yenilik olarak yorumlanıyor. Bankaların bu yeni modeli kademeli olarak 2026 yılının ilk günlerinden itibaren yaygınlaştırması bekleniyor ve milyarlarca banka müşterisi bu değişikliğin nasıl işleyeceğini ve kendi hesap hareketlerini nasıl etkileyeceğini yakından takip ediyor.
