Diyanet’in son hutbesi kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Ünlü yazar ve feminist aktivist Berrin Sönmez, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 1 Ağustos 2025 tarihinde yayımladığı “Haya ve Edep” başlıklı hutbesine tepki olarak başörtüsünü çıkardığını duyurdu.
Sönmez, köşe yazısında yaptığı açıklamada, söz konusu hutbenin kadınların giyim tarzını hedef aldığını ve dini bir dayatma aracına dönüştüğünü ifade etti. Yazısında “başörtüsü zorunlu hale gelirse başımı açarım” şeklinde yıllar önce verdiği bir sözü hatırlatarak, bu hutbenin söz konusu tehlikeyi işaret ettiğini belirtti.
Diyanet’in hutbesinde, kadınların “uygunsuz kıyafetlerle” kamusal alanlarda bulunmalarının iffeti tehdit ettiği vurgulanmış, bu tür kıyafetlerin modernliğin değil ilkelliğin göstergesi olduğu iddia edilmişti. Hutbede ayrıca toplumun bütün fertlerine bu konuda sorumluluk düştüğü belirtilmişti.
Sönmez, yıllar önce başörtüsünü üniversite ve kamuda yaşanan baskılar nedeniyle çıkardığını, emeklilik sonrası ise gönüllü olarak tekrar taktığını aktardı. Ancak geldiği noktada, dini sembollerin zorunlu hale getirilmesi ihtimaline karşı, bireysel bir duruş sergilemek adına başörtüsünü çıkarmaya karar verdiğini vurguladı.
“Başörtüsü benim için bir ibadet şekliydi. Ama şimdi bir direniş biçimi olarak çıkarıyorum. Kimseden onay beklemiyorum. Benim safım belli olsun istiyorum” sözleriyle açıklamasını noktalayan Sönmez’in bu kararı, sosyal medyada da geniş yankı buldu.
Söz konusu hutbe, yalnızca Sönmez değil, birçok akademisyen ve kadın hakları savunucusu tarafından da tepkiyle karşılandı. Giyim özgürlüğü, bireysel haklar ve laiklik ilkesi üzerinden yeni tartışmaların kapısını aralayan hutbe, Diyanet’in toplumsal rolü ve sınırları hakkında kamuoyunda yeniden bir sorgulama süreci başlattı.