Coronavirüs kabusu bitmiyor. Birinci kere Hindistan’da görülen Delta varyantının İngiltere, Rusya, Avustralya’nın da ortalarında bulunduğu 80’den fazla ülkede yayılmaya başlaması hadise sayılarının tekrar artmasına ve dördüncü dalga telaşına neden oldu. Tıbbi Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Aynur Eren Topkaya, yeni varyantla ilgili şu bilgileri verdi…
Prof. Dr. Aynur Eren Topkaya
İŞTE YENİ BİR ARAŞTIRMA SONUCU
Almanya’da yapılan bir araştırmada, Delta varyantının neden bu kadar bulaşıcı olduğu konusunda yeni bulgular elde edildi. Çalışmada, coronavirüsün evvelki varyantlarındaki spike proteini ile karşılaştırıldığında, Delta varyantının akciğer hücrelerine ulaşmada daha başarılı olduğu ve virüs bulaşan hücreleri bir ortaya getirebildiği açıklandı. Delta varyantının yayılma prensibi nedeniyle kendisine saldırabilecek ve etkisiz hale getirebilecek bağışıklık sistemi hücrelerinden kaçmasının da çok kolay olduğu bildirildi.
VARYANTLAR ÇOK TEHLİKELİ Mİ?
COVID-19 özelinde elde edilen bilgilere nazaran; varyantlar ikiye ayrılıyor. Birinci kümede dikkate alınması gereken ve dikkatle izlenmesi gereken varyantlar yer alıyor. Bunlar orjinal virüse nazaran kimi yapısal değişiklikler gösterse de hastalık açısından çok kıymetli sonuçlara neden olmuyor. Lakin ikinci kümede kaygı uyandıran varyantlar var. Bu kümede bulaştırıcılığı artmış ve salgını olumsuz istikamette etkileyebilecek varyantlar bulunuyor.
3 KURALA KESİNLİKLE UYMAK GEREKİYOR
Yaz periyodu ve ardından sonbahar için de söylenebilecek en kıymetli nokta önlemlere devam etmektir. Aşılama programları süratle devam ediyor. Bu çok kıymetli. Lakin tüm toplumun aşılanması tamamlanana kadar toplumsal aralık ve maske kurallarına sıkı sıkıya uymak gerekiyor. Bu noktada her bireyin kendi kişisel farkındalıkları çok kıymetli. Fakat bu biçimde toplumsal farkındalık sağlanabilecek bu sorunun üstesinden gelinebilecektir.
HANGİ AŞININ KORUYUCULUĞU DAHA FAZLA?
Şu ana kadar yapılan çalışmalarda Delta varyantının da aşıların kapsamında olduğu belirtildi. Bu nedenle aşılama programlarının süratlice sürdürülmesi Delta varyantının yayılımını önlemek için son derece kıymet taşıyor. Ülkemizde başından beri kullanılan Sinovac bilindiği üzere inaktif virüs aşısı, ikinci olarak kullanıma giren BioNTech ise mRNA aşı kümesinde. Mutabakatı yapılan ve yakında uygulanmaya başlayacak Sputnik ise vektör Adeno virüs aşısı. Üç aşı karşılaştırıldığında, Sputnik ve Biontech aşılarının koruyuculuk oranının birbirine yakın olduğu biliniyor. Sinovac ise daha düşük oranda koruyuculuğa sahip. Her üç aşının da kısa müddette görülen yan tesirleri birbirine emsal ve çok değerli hayati risk taşıyan tesirler epey seyrek.
