ABD’de enflasyonun beklenenden daha süratli artması ve iktisadın bu yıl onlarca yılın en yüksek büyüme suratını kaydetmesi beklenirken, birtakım siyaset yapıcılar Fed’in siyaset faizini sıfıra yakın tutmaya ve tahvil alım programını mevcut haliyle sürdürmeye devam edip etmeyeceğini sorgulamaya başladı.
Ekonomik büyümedeki hızlanmaya karşın ABD’de 2020’nin başına, yani corona virüs salgını öncesi periyoda kıyasla 7.5 milyon daha az kişi istihdam ediliyor.
Öteki taraftan corona virüs hadiseleri ve salgın nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı gerilemiş olsa da ülkede 12 yaşın üzerindekilerin yalnızca yarısı tam olarak aşılanabildi. Bu aşılama seviyesi, epidemiyologların virüsün yayılmasını büsbütün sınırlamak ve gelecekteki salgın riskini ortadan kaldırmak için gerektiğini belirttikleri düzeyin altında bulunuyor.
Sonuç olarak, Fed çeşitli riskler ortasında istikrar kurmaya çalışacağı için para siyasetinde değişikliğe gitmesi muhtemelen aylar sürecek.
Fed Türkiye saati ile 21.00’da para siyaseti kararını ve yeni ekonomik projeksiyonlarını açıklayacak.
Daha fazla emekçi işe dönene kadar Fed’in iktisada verdiği takviyesi sürdürme konusunda önlemi elden bırakmaması bekleniyor. Fed Lideri Jerome Powell, para siyaseti toplantısının akabinde basın toplantısı düzenleyecek.
Analistler, Fed’in en azından, evvel ayda 120 milyar dolar seviyesindeki varlık alımlarının sıfıra düşürülmesi, sonra da faizlerin artırılmasına yol açacak istişarelerin başladığını resmi olarak ilan etmesini bekliyorlar.
Yayımlanacak önümüzdeki periyoda ilişkin faiz oranı ve ekonomik büyüme kestirimleri ise Mart ayından bu yana siyaset yapıcıların görüşlerinin ne kadar değiştiğini gösterecek.
Fed yetkilileri Mart ayında birinci faiz artışının en erken 2024 yılında yapılacağını öngörmüştü.
Yalnızca iki yahut üç Fed yetkilisinin bile görüşlerini ekonomik görünümün güzelleştiği biçiminde değiştirmesi bugün yayımlanacak kestirimlerde birinci faiz artırım tarihinin 2023’e alınması ihtimalini doğuracak.
Faizlerin yükselişe geçeceği tarihin bir yıl öne alınması ise yatırımcılar tarafından para siyasetinde sıkılaştırma yanlısı “şahin” bir tavır olarak kıymetlendirilebilir.
