Siyaset arenasında gerilim yeniden yükseldi. Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu’na yönelik çok sert ifadeler kullandı. Özdağ, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada Davutoğlu’na doğrudan meydan okuyarak, “Madem bu kadar cesursun, çık karşıma. İstediğin televizyonda, milletin önünde tartışalım.” ifadelerini kullandı.
Ümit Özdağ’ın bu sert çıkışı, geçmişte Davutoğlu’nun “MOSSAD’dan brifing alıyorsun” şeklinde kullandığı iddialı sözleri yeniden gündeme taşıdı. Özdağ, Davutoğlu’na seslenirken, “Senin gibi siyaseti millete değil, dış güçlerin onayına göre yapanlarla işimiz olmaz. O gün söylediğin o sözlerin hesabını şimdi ver.” dedi.
Özdağ açıklamasında, Türk siyasetinde milli duruşun altını çizerek, “Bizim için siyaset milletin namusunu, devletin onurunu koruma meselesidir. Bu ülkenin kaderi, dış güçlerin masasında değil, Türk milletinin vicdanında yazılır.” ifadelerini kullandı.
Kısa sürede sosyal medyada büyük yankı uyandıran bu çıkış, iki siyasetçi arasında uzun süredir devam eden gerilimi yeniden alevlendirdi. Takipçilerden binlerce yorum gelirken, pek çok kullanıcı Özdağ’ın açıklamalarını destekleyen mesajlar paylaştı. Bazı kullanıcılar ise “Bu tartışma artık bir televizyon ekranında yaşanmalı.” diyerek açık bir tartışma çağrısında bulundu.
Ahmet Davutoğlu cephesinden ise henüz resmi bir yanıt gelmedi. Ancak Gelecek Partisi çevrelerinden sızan bilgilere göre, Davutoğlu’nun bu meydan okumaya yanıt vermek yerine “gerilimi tırmandırmamak” adına sessiz kalmayı tercih ettiği belirtiliyor. Buna karşın Özdağ, açıklamasında bu sessizliği de eleştirerek “Gerçekleri duymaktan korkanlar, milletin karşısına çıkamaz.” ifadeleriyle tepki gösterdi.
Siyasi kulislerde bu çıkış, yaklaşan seçim öncesinde milliyetçi ve merkez sağ seçmen üzerindeki etkileriyle de değerlendiriliyor. Analistlere göre, Ümit Özdağ bu açıklamasıyla yalnızca Davutoğlu’na değil, aynı zamanda siyasetteki “pasif duruşlara” da mesaj verdi.
Ümit Özdağ’ın geçmişteki çıkışları da dikkate alındığında, bu son açıklaması bir “gündem hamlesi” olmanın ötesinde, siyasi kimliğini yeniden güçlendirme adımı olarak yorumlanıyor. Kamuoyunda “sözünü sakınmayan lider” imajını pekiştiren Özdağ, meydan okumasını “ülke onuru ve milli bağımsızlık” temasıyla ilişkilendirerek sert üslubunu korumaya devam etti.
Tartışma, yalnızca iki lider arasındaki kişisel bir polemik değil; Türkiye’de siyaset dilinin ne kadar keskinleştiğinin de bir göstergesi oldu. Vatandaşlar, “gerçek bir yüzleşme” için iki liderin aynı ekranda karşı karşıya gelmesini bekliyor.



