Mert İnan – İstanbul / Yeni tip koronavirüs salgının ölümcül etkisi tüm dünyada sürüyor. Türkiye’de de artan vaka sayısıyla birlikte Kovid-19 salgınında günlük vefat sayılarındaki artış endişeleri de beraberinde getirdi. Yaklaşık 1 haftadır vaka sayısı 17-19 bin aralığında seyretmesine rağmen vefat edenlerin sayısının günlük 250 hastaya ulaşması ilk kez görülen bir durum. Pandemi eğrisine bakıldığında geçen mart döneminde ortalama 18-20 bin vaka tespit edilen günlerde, günlük vefat sayısı 80-90 aralığında seyretmişti. Örneğin 18 Mart tarihinde günlük vaka sayısı 20 bin 49 olurken, günlük can kaybı ise 81 olarak kaydedilmişti.
Ankara Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmail Balık, ilk kez Hindistan’da görülen ve Türkiye’de de baskın tür haline gelen Delta varyantının, virüsün ilk tespit edildiği Çin’in Vuhan kentindeki türe göre 2 kat daha öldürücü özelliğe sahip olduğunu söyledi. Yoğun bakımlarda yaşamını yitirenlerin ise aşı olmayan ya da tek doz Kovid-19 aşısı olan kişiler olduğunu kaydetti. “Şunu kesin olarak söyleyebilirim ki ölüm oranlarını arttıran birincil neden aşısız veya eksik aşılılar ile 2 kat öldürücü sahip Delta varyantı” vurgusu yapan Prof. Dr. Balık, insanların bu tabloya bakıp bir an önce aşılarını yaptırmalarını önerdi. Balık ayrıca, aşı olup asemptomatik olarak hastalığı geçirenlerin virüs bulaştırma riski çok düşük olduğunu belirtti.
‘Hasta sayısı daha yüksek’
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Duran Tok ise aşılanmış olup hastalığı asemptomatik (belirtisiz) geçirenlerin sayısında ciddi artış olduğunu tahmin ettiklerini vurguladı. “Aşı olup asemptomatik hastalar nedeniyle vaka kaçırma oranımız 10 katın da üzerine çıktı” diyen Doç. Dr. Tok, “Günlük vaka sayısı 20 bin olarak saptansa da bu rakamın çok daha üzerinde hasta olduğu anlaşılıyor. İnsanlarımız ne yazık ki aşı olunca ‘Her şey bitti’ şeklinde bir kanıya kapılıyor. Toplumda aşılı ve korunanların dışındaki, aşısız veya korunaksız dediğimiz grup kendi arasında virüsü çok hızlı şekilde yaymaya devam ediyor. Klinik deneyimlerimiz bize Delta varyantının ilk çıkan Vuhan türüne göre iki kat fazla olduğunu gösteriyor” dedi. Kovid-19 salgınında istatiksel modellemeler üzerine çalışmalar yürüten Endüstri Mühendisi Zeki Berk de son 5 günde oluşan vefat tablosunun, bugün tespit edilen vakalar içinden değil, tedavisi bir kaç haftadır devam eden vakalar nedeniyle oluştuğunu dile getirdi.
‘Yoğun bakımlar doluyor’
Gazi Üniversitesi İmmünoloji Anabilim Dalı öğretim Üyesi Prof. Dr. Vedat Bulut ise ölüm rakamlarındaki artışa ilişkin şu bilgileri paylaştı: “Aslında şu an ortaya çıkan tablo 3-4 hafta önceki vaka sayılarının yansıması. Delta varyantının da diğer varyant türlerine göre 2 kat daha öldürücü olduğunu görüyoruz. Asıl tehlike yoğun bakım yataklarının alarm vermeye başlamış olması. Yatan hasta ne kadar artarsa ölüm oranı da o denli artış gösterir. Yoğun bakım üniteleri dolmaya başladı. Türkiye’de 56 bin yoğun bakım yatağı olduğu söyleniyor ancak 42 bin yatak var ve bu yatakların 28 bininde solunum ünitesi bulunuyor. Hasta sayınız 30 bin olduğunda, 2000 hastanız cihaza erişim sağlayamıyor. Yoğun bakımların tamamında Kovid-19 hastaları yatmıyor.”
‘Aşılar can kaybını yüzde 100 önlüyor’
Ankara Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmail Balık, koronavirüs aşısı yaptıranların rehavete kapılmaması gerektiğini belirterek, DHA’ya yaptığı açıklamada da “Dünyada piyasada olan aşıların hiçbiri virüsü engellemeye yönelik dizayn edilmedi. Aşılar ölümü engellemeye, ağır enfeksiyonu önlemeye göre tasarlandı. Tam aşılarını yaptırmış olan kişilerde hastaneye gitme yüzde 93 azalıyor. Ölüm ise neredeyse yüzde 100 oranında önlenmiş oluyor” dedi. Balık, aşı olmayan öğretmenlere de “Aşı olun” çağrısı yaptı.
Fotoğraf: İBRAHİM MAŞE